“Binmişiz bir alamete gidiyoruz kıyamete” sözü sanki bugün içerisinde bulunduğumuz siyasi atmosfer için söylenmiştir. İslam’ın son kalesi beka sorunu yaşarken, birileri akıl babalarının koltuk ve saltanat için yazdıkları senaryoyu harfiyen uygulamaktadırlar.
Halbuki gelen gideni aratmaktadır. Biz yıllardan beri bunu böyle biliriz. İslam dünyası Haçlı Zihniyeti tarafından yıllar önce zaten içten içe kuşatılmış, bütün İslam ülkeleri birbirilerine düşman kılınmıştır. Bu düşmanlıkların eseri olarak da dinde reformcular, vehabiler, şiiler türetildikten sonra da kanlı terör örgütü DEAŞ ve türevleri FETÖ üretildi. İslam’ın son ordusu ve son kalesi Türkiye, gerek siyasi, gerekse ekonomik olarak kuşatma altına alındı. Türkiye’nin en büyük dış tehdidi haline getirilen PKK, yıllardan beri bu Siyonistler tarafından finanse ve organize edildi. Dış tehlikelerle savaşan Türkiye, devlet yönetimine ve organlarına sızmış FETÖ tehlikesini hep hafife aldı. Bu tehlikeye dikkate çeken MHP Lideri Devlet Bahçeli Bey, ya din düşmanı yada hain ilan edildi.
Bugün gelinen en son nokta, Türkiye’nin bekası tartışmaya açılır hale getirildi. İslam dünyasının lideri Türkiye, uçurumun kenarında hayat ve yaşam savaşı vermektedir. Bilge Lider Devlet Bahçeli Bey ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan seferberlik ilan ederken, laf olsun diye konuşmadılar. Devlet sırrı olarak toplumla paylaşamadıkları daha çok ciddi bir tehlikenin olduğu kanaatindeyim. Bu işe yani Cumhur İttifakına vatanın bekası için herkes dört el ile sarılmalı. Şu an karşımızda 40 yıllık hainleri içimizde beslemiş bir düşman çetesi varken, daha başka düşmanı neden ve nereden aramaktayız. Düşman içimize sızmış. Devletin bütün organları bir ağ gibi sarılmıştır.
Hatırlayınız aynı oyun Cennet mekan Abdülhamit Han döneminde de merhum Başbakan Ecevit döneminde de oynandı. Düşününüz Abdülhamit Han ile Ecevit Bey de gittikten sonra ağlayanı bol oldu. Şimdi yine aynısı olmakta Cumhur İttifakına saldırı devam etmekte. Devlet Bahçeli Beyin hiçbir karşılık beklemediği ve ölümüne destek verdiği Cumhur ittifakında Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan seçilmez ve koltuktan indirilirse aynı zamanda ülkenin sigortası konumundaki MHP mecliste arzu edilen çoğunluğu sağlayamazsa içimizdeki hainler saldırya geçecek ve yine içimizdeki bilmezler yine ağlayacak ama o zaman iş işten geçmiş olacak.
Geliniz Devlet Beyimizi daha iyi anlayalım. Koltuk sen ben kavgasını bir tarafa bırakalım. Ülkemize din-i İslam’a sahip çıkalım. İslam dünyasının ve Türkiye’deki bazı siyasilerin içler acısı durumu, teslimiyetçi hali ortada iken, bize ağlayan değil, Devlet Bey ile Tayyip beyin vatanın bekası için gördükleri tehlikeyi ve oyunu gören gerçek vatanseverler dolayısyla oyları lazım.
Yarın sandık başına gidiyoruz. Vicdanımızı şahsi çıkarlarımızın depolayıcısı olan cüzdanımıza sıkıştırmayalım. Ülkemizin lider ülke olması, din-i İslam’ın son kalesi olarak kalması, mazlumların gür sesi ve sığındığı liman olarak kalması için aklı selim düşünelim. Unutmayalım Bu Kavga, Devlet Bahçeli-Erdoğan’ın koltuk veya saltanat kavgası değil. Bu kavga İslam’ın son ordusunun ve kalesinin işgale karşı direncin kavgasıdır. Oyun çok büyük. Bizden söylenmesi.
Göz Atmak İster misiniz?
2. Trump döneminde ABD-Türkiye ilişkileri nereye evrilecek?
Aziz Dağtekin Yazdı ABD Başkanlığına İkinci Kez Seçilen Donald Trump ve Türkiye İlişkileri: Gelecek Perspektifleri …