Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonu yüzde 60’lardan yüzde 30’lara düşürdüklerini, bu düşüşün önümüzdeki 2 yılda tek haneye ineceğini belirtti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından bu yıl “Küresel Zorluklar: Yeni Gerçeklere Uyum” temasıyla düzenlenen 16. Boğaziçi Zirvesinde konuştu.
Küresel ekonomide belirsizliklerin sürdüğünü belirten Şimşek, “Belirsizlik geçmişe kıyasla azalsa da hâlâ yüksek. Küresel borçluluk, yaşlanan nüfus, iklim değişikliği ve bölgesel çatışmalar büyüme beklentilerini zayıflatıyor.” dedi.
Şimşek, ekonomi programlarının üç aşamadan oluştuğunu belirtti:
İlk aşama istikrar, ikinci aşama dengelenme, üçüncü aşama ise yapısal dönüşüm ve dezenflasyon dönemi olacak. Şu anda ikinci aşamanın sonlarındayız. Gelecek yıl hem yapısal dönüşüm hem dezenflasyon açısından belirleyici bir yıl olacak.
Enflasyonun yüzde 65’ten yüzde 32 civarına gerilediğini belirten Şimşek, “Önümüzdeki üç yılın da dezenflasyonu destekleyeceğini ve tek haneli seviyelere dönüşün mümkün olduğunu düşünüyoruz.” dedi.
“DÜŞÜK BÜYÜME, ARTIK YENİ NORMAL”
Şimşek, son yıllarda küresel büyüme oranının yüzde 3 civarında sıkıştığını, kriz öncesi dönemde bu oranın yüzde 4,5-5 olduğunu hatırlatarak, “Düşük büyüme artık yeni normal haline geldi.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin son 22 yılda ortalama yüzde 5,5 büyüme sağladığını vurgulayan Şimşek, “Türkiye, Çin ve Hindistan hariç gelişmekte olan ülkelerin oldukça önünde.” dedi.
“BÖLGESEL ENTEGRASYONA ODAKLANIYORUZ”
Türkiye’nin güçlü iç talebi ve hizmet ihracatındaki yükselişiyle öne çıktığını belirten Şimşek, “Bu yıl hizmet ihracatımızın 65 milyar dolar fazla vermesi bekleniyor.” diye konuştu.
Artan korumacılığa rağmen Türkiye’nin 54 ülkeyle serbest ticaret anlaşması bulunduğunu hatırlatan Şimşek, “Yakın ve dost ülkeler toplam ihracatın yüzde 80’inden fazlasını oluşturuyor. Bu nedenle ticaretin parçalanmasına karşı çözüm olarak bölgesel entegrasyona odaklanıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“KALKINMA YOLU PROJESİ, AVRUPA’YA KESİNTİSİZ ERİŞİM SAĞLAYACAK”
Şimşek, Türkiye’nin stratejik ulaşım koridorları ve Irak’taki FAV Limanı’ndan Londra’ya uzanacak Kalkınma Yolu Projesi sayesinde Avrupa’ya kesintisiz erişim sunacağını belirtti.
Birleşik Krallık ve AB ile yapılan ticaret anlaşmalarını tarım, kamu alımları ve hizmet sektörünü kapsayacak şekilde genişletmek için de çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
“Verimliliği artıran altyapı yatırımlarına öncelik veriyoruz”
“VERİMLİLİĞİ ARTIRAN ALTYAPI YATIRIMLARINA ÖNCELİK VERİYORUZ”
Türkiye’nin borçluluk oranının yüzde 89 seviyesinde olduğunu kaydeden Şimşek, bu oranın dünya ortalamasının oldukça altında olduğunu belirtti.
“Bu mali alan, küresel şoklarla mücadelede büyük avantaj sağlıyor.” diyen Şimşek, altyapı ve sanayi bağlantılarını güçlendiren yatırımlara öncelik verdiklerini ifade etti:
“Tüm organize sanayi bölgelerini limanlara demir yollarıyla bağlıyoruz; bu hem rekabet gücümüzü artıracak hem karbon ayak izimizi azaltacak.”
“SAVUNMA SANAYİSİ İHRACATIMIZ HIZ KAZANIYOR”
Şimşek, Türkiye’nin savunma sanayisinde 1.400’den fazla aktif proje yürüttüğünü ve ihracatın hızla arttığını belirtti:
“Savunma sanayisi ihracatımız yıllık 8 milyar doları aştı; küresel ölçekte 11. sıradayız. Bu yıl alınan yeni siparişlerin toplamı 12 milyar doların üzerinde.”“TÜRKİYE, GÜÇLÜ BİR SAVUNMA SANAYİSİ ALTYAPISI KURDU”
Geçmişte karşılaşılan ambargoları hatırlatan Şimşek, “Bu süreçte güçlü bir savunma sanayisi altyapısı oluşturduk. Türkiye’deki savunma sanayisi şirketlerinin sayısı, AB ülkelerinin toplamına yakın.” dedi.
Barış ve istikrarın Türkiye için büyük fırsatlar doğuracağını vurgulayan Şimşek, “Turizmden ticarete, yeniden inşa faaliyetlerine kadar barıştan en fazla fayda sağlayacak ülke biziz.” ifadelerini kullandı.
“CARİ AÇIK DARALIYOR, LİRA ÜZERİNDEKİ ENDİŞELER TEMELSİZ”
Cari açığın ve dış finansman ihtiyacının hızla azaldığını vurgulayan Şimşek, “Altın hariç cari açık ciddi oranda azaldı, Türk lirasına yönelik endişeler temelsiz hale geldi.” değerlendirmesinde bulundu.
Ayrıca Türkiye’nin rezervlerinin arttığını, CDS risk priminin 460 baz puan gerilediğini belirterek, “Bu durum Türkiye’nin uluslararası sermaye piyasalarına daha düşük maliyetle erişebileceğini gösteriyor.” dedi.
“TÜRKİYE, YATIRIM YAPILABİLİR NOTA DOĞRU İLERLİYOR”
Kredi notlarında son dönemde artış yaşandığını hatırlatan Şimşek, “Türkiye yatırım yapılabilir seviyeye doğru ilerliyor. Mali disiplin ve cari denge konusundaki kararlılığımız bu süreci destekliyor.” dedi.
“ZORLUKLARI FIRSATA ÇEVİREBİLEN BİR ÜLKEYİZ”
Küresel rekabetin yeni bir evreye girdiğini vurgulayan Şimşek, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
Büyük küresel zorluklar var ama biz bunları fırsata çevirmeyi biliyoruz. Bölgesel ticaret, hizmet ihracatı ve yeşil dönüşümde büyük potansiyelimiz var. Türk iş dünyası da küresel sistemi bu mercekten değerlendirmeli ve rekabetçi alanlara odaklanmalı.
Ekonet Haber Taraftar Değil, Haberciyiz