Ekonet Haber Taraftar Değil, Haberciyiz
Gazze Şeridi’nde bu sabah etkili olan sağanak yağış, İsrail’in son iki yıldaki yıkıcı saldırıları sonucunda evleri harabeye dönmüş Filistinlilerin çadırlarını adeta sular altında bıraktı. Binlerce kişi, geceyi soğuk ve ıslak zeminde geçirmek zorunda kalırken, Gazzeli bir baba çocuklarının suyun içinde uyumak zorunda kaldığını anlatarak uluslararası topluma tepki gösterdi.
İsrail’in saldırıları, Gazze’deki konutların neredeyse tamamını kullanılamaz hale getirdi. Birleşmiş Milletler’in verilerine göre son iki yılda 282 binden fazla ev ya tamamen yıkıldı ya da ağır hasar gördü. Bu tablo, 2,3 milyon Filistinliyi çadırlara ve derme çatma barınaklara mahkum etti.
ÇADIRLAR SU ALTINDA, ÇOCUKLAR ISLAK
Yağmur başladığında, zaten ayakta durmakta zorlanan çadırlar çöktü. İçinde bulundukları durum karşısında çare arayan aileler sabahı su basmış barınaklarda karşıladı. Çadırı suyla dolan bir baba, yaşadıkları acıyı şöyle dile getirdi:
“Bizi bu su uykumuzdan uyandırdı. Çocuklarım burada uyuyordu. Şu yastığa bakın… Bize merhamet göstermiyorsunuz. Kendi çocuklarınızın böyle bir yerde uyanmasına göz yumabilir misiniz? Nereye gideceğiz? Nereye kaçacağız?”
İSRAİL ZULMÜ SÜRDÜRÜYOR
Gazze hükümetinin verilerine göre, yerinden edilmiş kişilerin barındığı çadırların yüzde 93’ü artık kullanılamaz durumda. 135 bin çadırın yaklaşık 125 bini yıkık veya suya dayanaksız. Hamas yönetimi, İsrail’in çadır ve temel yaşam malzemelerinin girişini engelleyerek ateşkes kapsamındaki insani hükümleri hiçe saydığını vurguladı.
Hamas Sözcüsü Hazım Kasım, “Çadırların su altında kalması insani felaketi katladı. Dünya, bu zulme sessiz kalamaz. Uluslararası toplum sorumluluklarını yerine getirmeli” dedi.
DÜNYAYA ÇAĞRI
Gazze’de ateşkes üzerinden bir ay geçmesine rağmen, İsrail’in yardım tırlarına uyguladığı ambargo, zaten harabeye dönmüş altyapıyı tamamen yetersiz bırakıyor. Binlerce Filistinli, yağmur, soğuk ve açlıkla baş başa bırakılıyor. Bu tablo, yalnızca Gazze’nin değil, insanlığın da ayıbıdır. Dünya devletleri artık sessizliğini bozmalı, Filistin halkının yaşadığı dramı görmeli ve harekete geçmelidir.
